93yıl aradan sonra bugünkü tabloya baktığımızda ise malesef kadınların temsil haklarının kaybolduğunu görmekteyiz. Kadınların siyasal haklarının kazandırma sürecinin ikinci aşaması da 26 Ekim 1933 tarihinde köy ,ihtiyar meclisi ve muhtar seçme seçilme hakkıdır . Üçüncü aşama süreci ise 5 Aralık 1934 de Milletvekili seçme ve seçilme hakkıdır . Bugün Ülkemizdeki tabloya baktığımızda Avrupa Ülkelerinden daha önce haklarımız verildiği halde istatistiklerde Dünyada yerel yöneimlerdeki yerimiz %36 ile 133 ülke arasında 118.sırada yer alıyoruz .Bu kötü sonuçlara baktığımızda malesef Belediye başkanlığı olarak Ülkemizde kadınlar en fazla % 3 oranıyla yer alıyor .81 İlde ( 30 Büyükşehir ve 51 İl ) den yanlızca 2 Büyük şehir Gaziantep ve Aydın'ı Kadın belediye başkanları yönetiyor . Belediye meclis üyelerinin yer alma oranı da en fazla %11 civarında . 2.283 rakamla Kadın %11 ile 18.462 sayıyla Erkekler %88.99 oranla temsil ediyor . 1930 dan bu yana 93 yıl içinde binlerce erkek Belediye başkanı olurken malesef sadece 167 kadın Belediye başkanı olmuş ...
İstanbul gibi Dünyanın en büyük mettopol şehrinde ise 39 ilçe içinde bir tane Kadın Belediye başkanı ( Sancaktepe ) var . Özetle 93 yıl sonra geldiğimiz noktada Kadınlarımızın cinsiyet farklılığından dolayı temsil etmekte eşitlikten yoksun . Bu kara tabloda çözüm olarak tüm siyasi partilerin şapkalarını önlerine koyup düşünmeleri gerekiyor .Acil olarak eylem planlarını yapsınlar .Unutmasınlar ki Bu Ülkenin yarısını kadınlar oluşturuyor .Kadınlar yaşadıkları yerin nesnel değil aktif öznesel bireyi olmalıdır .Türkiyenin daha ileri medeniyete ulaşması güçlenmesi için Kadınlarımızın aktif rolüne ihtiyacımız var . EŞİTLİK YEREL YÖNETİMDEN BAŞLAR EŞİT TEMSİL EŞİT HAKLAR CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİNE SON